throw o.s. Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
throw o.s.kendini (bir yere) atmak: They threw themselves onto the sofa. Kendilerini kanepeye attılar. He threw himself off the cliff. Kendini kayalıktan aşağı attı. He threw himself on his knees. Dizüstü çöküverdi.
-
throw o.s. atk. dili (birine) apaçık bir şekilde kendinden hoşlandığını belirtmek: It´s disgusting the way Nermin is throwing herself at Şadiye´s husband. Nermin´in Şadiye´nin kocasıyla açıkça flört etmesi iğrenç bir şey.
-
throw o.s. intok. dili (bir işe) büyük bir gayretle girişmek, büyük bir hevesle atılmak.